Kitap Nasıl Yazılır? Üşenenler İçin Bir Liste

En baştan dürüst bir itirafla başlayacağım, ben Kitap Nasıl Yazılır? konusunda bir uzman değilim. Aksine, okumayı ve araştırmayı seven, sıradan ama kendi kitaplarını yazmayı ve bastırmayı başarmış bir insanım.

O yüzden size, sıradan, her gün kalkıp servise binerek ya da arabasına atlayıp işine giden ama gönlüne sürekli  kitap yazma isteği olan bir kişi nasıl kitap yazar, bu yola nasıl girebilir bunu anlatacağım.

Kitap yazmak konusunda duyduğum en güzel söz şu:

“Herkes bir kitap yazmış olmak ister, ama kimse bir kitap yazıyor olmak istemez.”

Kitap yazmak eşittir; kan, ter, gözyaşı ve çok uzun süre sonra gelen büyük bir de ödül. Kitap Nasıl Yazılır sorusunda geçmeden bir örnek de Alain De Botton’dan. Diyor ki; kitap yazmak bir espri yapıp insanların komik bulup bulmadığını anlamak için 2 yıl beklemek gibi…

Kitap nasıl yazılır

Kitap Nasıl Yazılır?

3. kitabını yazmayı yeni bitirmiş bir kişiden, kitap nasıl yazılır merak eden, Kitap yazmak istiyorum! diyen ama harekete geçmemiş insanlar için 18 altın değerinde tavsiyeden oluşan kişisel listem. Bu liste hem araştırırken öğrendiklerim, hem hoşuma giden tavsiyeler hem de kendi yaşadıklarımdan öğrendiklerimi içeriyor.

Ve buyrun…

  1. Sizin için o kadar önemli bir konu seçin ki, bu konu kendi kendinize kaldığınızda aklınıza gelen, arkadaşlarınızla konuşurken bahsettiğiniz, çok inandığınız ve çok önemsediğiniz bir konu olsun.
  2. İlk kitabınız için konuyu seçerken %70 sizin ne yazmak istediğiniz etkili olmalı. Diğer %30 ise insanların hangi konuda bir şeyler okumak istediği. Bunu da dikkate almalısınız. İlk kitap, ticariden daha çok kişisel bir mesele. Çevrenizdeki insanlar gözünde bir yazar olacaksınız. İnsanlar bu kitabı okudukları zaman sizin iç dünyanıza bakmış olacaklar. İşin bu kişisel doğasından dolayı %50 – 50 değil de %70 – 30 diyorum.
  3. Konuyu seçerken bir daire içine “Ben neyi iyi biliyorum veya neyi önemsiyorum?” sorularına verebildiğiniz tüm cevapları yazacağınız bir beyin fırtınası yapın. Diğer tarafta ise “İnsanlar neyi okumak ister?” sorusu için aynısını tekrarlayın. Amacınız, bu iki kümenin kesişim alanlarını bulmak. Yani hem sizin dolu olduğunuz, hem insanların okumak istediği bir alan bulmalısınız.
  4. Ne tür yazacağınıza karar verin. Şiir mi, roman mı, düz yazı mı? Bunun en kestirme cevabı ne tür eserler okumaktan veya izlemekten(belgesel/dram/bilimkurgu vb) zevk aldığınızdır. Örneğin ben roman okumak konusunda, düz yazıya göre daha az istekli olan bir kişiyim. Benzer şekilde, bir belgesel izlemeyi, aşk veya aldatma hikayesi izlemeye tercih ederim. Yazdıklarım da bu alandaki ilgi alanlarımla parelel. Bir noktada roman yazacak olsam bile, bu ilk tercihim olmadı. İlk üç kitabımın üçü de düz yazı (diğer değişleriyle kurgu dışı ya da non-fiction)
  5. Yazacağınız tür ve dilde yazan, en etkili yazarların kitaplarını alın, okuyun. İlk önce okuyucu olarak ne hissettiğinize odaklanın. Siz de iyi bir kitap yazarsanız okuyucuna bu duyguları hissettirebilirsiniz. Yazarken buna odaklanın. İkincisi, format ve şekle odaklanın. Yani cümle yapıları, bir cümlede kaç kelime olduğu, düşük cümle kullanım şekilleri, sıfatların, isimlerin kullanım şekilleri, mantıksal argümanların nasıl dizildiği veya karakterlerin nasıl tanıtıldığı, betimlemelerin nasıl yapıldığına bakın. Bunları örnek alın.
  6. En güzel şeyler Antik Yunan Felsefesi ile başlar 🙂 Eğer düz yazı yazıyorsanız Plato, ve özellikle Socrates üzerinden “retorik” nedir bunu öğrenin ve çalışın. Eğer roman yazacaksanız, “dramatik yapı” (the dramatic structure) üzerine çalışın. Bu konuda özellikle Aristoteles çok değerli.
  7. Bundan sonrasında yol katetmek için yazmaya başlamanız gerekli. Yazma disiplini tutturmak için kendinize günlük kelime sayısı hedefi koyun. Örneğin, ne kadar zor da olsa, yazdıklarınız ne kadar kötü de olsa günde 500 kelime yazmayı hedefleyin.
  8. Büyük yazılar yazmak daha zordur, küçük yazılarla başlayın. En başta belirli bir konuya odaklanın, örneğin “Yapay Zekanın Hayatımızı Değiştirme Şekli” ve bu konuda bulabildiğiniz her kaynağı tüketin. Sonra bir konuya odaklanan 1500 kelimlelik, kendi içinde giriş ve sonucu olan yazılar yazın. Eğer roman alanında ilerlemek istiyorsanız, kısa hikayeler yazın.
  9. Bir kitap oluşturma sürecinin üçte biri o kitabı yazmak, kalan üçte ikisi ise o kitabı edit’lemek, tekrar tekrar okumak, eklemek ve çıkarmaktır. Bu yüzden kendi yazdıklarınızı okuyun, ekleme çıkarmalarınızı yaparak daha iyi hale getirin. Bu kısa yazıları en azından iki editten geçirmeden yayınlamayın.
  10. Geribildirim alın. Yazdıklarınız okunursa değerli. Bu yüzden öncelikle çevrenizden destek alın. Yazılarınızı tanıdıklarınıza ve tanımadıklarınıza okutun. Aldığınız geribildirimler ne kadar negatif veya sert olursa olsun buna üzülmeyin. Asıl sadece “çok güzel olmuş” deyip geçen, yapıcı geribildirim vermeyen kişilerden uzak durun. Her geribildirimi değerlendirin, ama hepsini kabul etmeyin! Herkesin başka bir fikri vardır ve yazdığınıza bir kişi bayılırken, öbürü nefret edebilir.
  11. Tanımadığınız insanlara yazılarınızı okutmanın bir yöntemini bulun. Bugün bunun en güzel yöntemi blog oluşturmaktır. Ancak Medium.com Linkedin.com gibi alternatifleri de kullanabilirsiniz. Veya, bir çok blog içerik üreticisi aramaktadır, buralarda ücretsiz olarak içerik üretmek usulüyle çalışabilirsiniz. Bu size belirli bir takvim içinde yazı üretme disiplini verecektir.
  12. Yazılarınızı yazarken, karşınızda bir insan olduğunu unutmayın. Karşınızda birisinin olduğunu canlandırın ve ideal hedef kitlenizdeki okuyucuya anlatır gibi yazın.
  13. Eksiksiz hatasız ve imla kurallarına tam olarak uyum sağlayan bir yazı, kalite göstergesidir. Bu prensiplerden taviz vermeyin. Her yazınızı hatasız yazmayı hedefleyin. (13b. Yazıyı yazarken hatasız olduğunu düşünseniz de her tekrar okumada yeni hatalar bulursunuz. Bu yüzden tekrar tekrar okuyun. Örneğin bu yazıyı 3 kere okudum ancak eminim bir kaç hata bulabilirsiniz.)
  14. Yazmak enerji işidir, ancak bu enerji fiziksel enerjiden farklıdır. Örneğin ben günde 2000 kelimeden fazla yazmaya başladığımda yazma kalitemin düştüğünü farkettim. Bu yüzden bu sınırı geçmiyorum. Ayrıca, günün uyandıktan sonraki sabah saatleri, en net düşüncelerime odaklanabildiğim zaman oluyor. Siz de kendiniz için en iyi konsantre olabildiğiniz ve üretken enerjinizi kullanabildiğiniz zamanları keşfedin ve buna göre planınızı yapın.
  15. Özetle, yazmayı öğrenmenin tek yolu yazmaktır.
  16. Disiplinli olmayı alışkanlık haline getirmenin tek yolu, kendinize koyduğunuz hedeflerden ne olursa olsun vazgeçmeyeceğenize söz vermektir. Kendinize bir hedef koyun. Bu hedef gerçekçi ve çok mütevazi bir hedef olsun.
  17. Önce bu lokmayı yutun, daha sonra hedef büyütün. Mütevazi hedeflerle başlarsanız, kendi özdisiplininize olan güveniniz ve iş ahlakınız da artacaktır.

Başka söylenecek şeyler de var, ancak bu kadarı sanırım başlamak için fazlasıyla yeterli.  Son bir ekleme daha; bu da 18! Bence ilk kitabınızı yazdığınızı, bitene kadar kimseyle paylaşmayın, bırakın eserinizin kendisi konuşsun. Yazdıklarınızı dünyayla paylaşma motivasyonunu kitabı bitirmeye yönlendirin.

En önemlisi, unutmayın, herkes kitap yazmış olmak ister, ama çok az kişi kitap yazmakla uğraşmak ister.  Hangi grupta olduğunuz konusunda kendinize dürüst olun.